bir şarkı ne zaman güzel değildir
sonu olduğu zaman
sonu yoktur çünkü güzel şarkıların
kimse bir şarkıyı sonuna kadar söyleyemez
diyordu "Pas" şiirinde Edip Cansever. Güzel bir şarkının içi, o hep beklediği geçit değil midir insana? O beklediği, özlediği, aradığı şeylere açılan. Ya da bir kocaman ormanda, otlar ve çiçekler içinde oturmak. Upuzunca oturmak. Ama her şarkıyı her dinlediğinde olmaz. Şarkı senin şarkın olacak, senin gibi biri olduğunu duyumsadığın, gözlerinde bir parlamayla kendini sana tanıtan birinin şarkısı.
Güzel bir şarkıyı dinlemek, insandan beklediğimiz imkânsız bir şeyin ta kendisi bence: anlaşılmak. Ama yanlış anlamayın, şarkının sözlerinin sizi anlatmasını falan kastetmiyorum. Müziğin kendisini diyorum asıl. Bazen bi' yerde öyle bir keman giriyor ki mesela, kaybettiğim bütün tokalarımı bulmuş gibi oluyorum. Batırdığım güzelim bayramlıklarımdaki lekeler çıkıyor. Uzak bir ülkede, gözümle hiç görmeyeceğim bir yerde.
Belki de her insan hayatının bir dönemini sadece şarkı keşfetmeye adamalı. Bir taraftan roman okumalı, şiir okumalı. Başka bir şey beklememeli hayattan. Ve en önemlisi, kendisinden korkmamalı. Kendisine ısınmalı.
Nasıl hissediyorum biliyor musun ey dünya, çocukluğumun bir yerinde -her nasılsa ve nedense- kendimden kalkmış ve sonra artık yaşadığım her an ondan gitgide uzaklaşmışım. Çok değişmişim, bakınca beni tanımıyor şimdi.
"Şarkılar..." diyor bana kendim, "Şarkılar dinlemeli. İçimden öyle geldi."
Sevgili okurum, senden büyük ricamdır. Şu şarkıları dinleyesin eğer vaktin var ise.
1. Eren Kazım Akay, "Mayhoş".
"Tam oldu derken... Taaağk!"
http://fizy.com/tr#s/1aitkg
2. Kumdan Kaleler, "Gökanlam" (Bahsettiğim keman budur!)
"Kızgın ve mavi bir mührün borcuyum"
http://fizy.com/tr#s/1aj9s6
3. Yaşar Kurt, "Fırt Emin"
"Ne zaman geldin ruhum?"
http://fizy.com/tr#s/1aifrv
4. Nem, "Yarım Kalan Hayaller Yaşındayız"
"Mavi bir rüzgâr, içinden geçer..."
http://fizy.com/tr#s/13jpux