Haziran 20, 2011

"Ben Ölmeden Önce" Vardı Ya Hani


Sevgili okur, ne Fatih Erdemci'yi nasıl bilirsin? Muhtemelen benim gibi senin için de o sadece "Ben Ölmeden Önce"deki esrarlı ses olarak kalmıştır. Bu kötü bir şey midir? Öyle sanıyorum ki değildir, olmamalı.

"Ben ölmeden önce" gibi bir lafın şarkı adı olduğunu gördüğümde bi' afallamıştım ben. Dinlediğimde, klibi izlediğimde ayrıca afallamıştım. Aradan geçen on küsür sene bozmadı bunu. Çok üzerine gitmediğim eski bir heves, bir kaçış planı gibi. Bu şarkıyı açıp dinlemek iyi bir şeydir. Dene istersen.

"Ama yine de..."

Orada çok şey düğümlü. "Öldüm" demekle olmuyor ey sevgili okur! Dönüp dolaşıyorsun, bir şey seni çağırıyor yaşamaya. Aklın ereceği şey değil sanki pek.

Şey var bi' de: İntihar etmeyi becerememiş kimsenin "ölmek istiyor olabileceğine" inanacak kertede saygı duyulmaz acısına. Ergendir o, depresyondadır. Büyütmektedir, abartmaktadır. Elindekinin farkında değildir. Kaşınmaktadır. Ama hayat güzeldir falan. Oysa sevgili okur, insanın eremediği bir mesafedir bu "ben" denen mesafe. Dikkat ederseniz kimse pek kendisiyle meşgul değildir. Etraf, başkaları, o kadir bilmez "onlar" hep bütün suçu üstüne alır. Ama hayır. I-ım.

Ne bileyim işte. Böyle karman çorman bi' şeydir bu da.

Ama şarkı hakikaten tatlı bi' şarkıdır ha!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder